Aşkın Kokusunu Aldım - Meral Kır
- aynurunkitapligi
- 13 Haz 2016
- 3 dakikada okunur

Instagram: aynurunkitapligi
Kitabın Yazarı: Meral Kır
Seri Adı: Sancaktarlar Serisi#4
Yayınevi: Aspendos Yayınları
Kitap Türü: Gizem, Aşk, Macera, Polisiye
Yayınlandığı Yıl: 2016
Sayfa Sayısı: 471
Arka Kapak
Aşktan kaçan bir kadın… Aşktan yanarak vazgeçmiş bir adam…
Yaralarını sarmalarını engel olan yalanlar ve geçmişten
gelen büyük sırlar.
Hiçbir aşk bu kadar imkansız olmamış hiç kimse aşkı
bu kadar istememişti.
Futboldaki büyük başarılarını antrenörlüğüne de taşıyan Barış Dağlı
için hayat, tek ailesi olan Fırat’tan ibaretti. Onu korumak
adına, ustaca kullandığı kelimeleriyle karşısındakini çileden
çıkaran Serra Sancaktar’ı hayatına dahil etmeye karar verdiğinde
genç kadının menekşe kokusunu hesaba katmamıştı. Üstelik
artık kalbi gibi takımı da tehlikedeydi. Hırsına yenilen
oyuncusunun ölümünün ardındaki sırlar, karanlık geçmişi
yeniden aydınlattığında Barış’ın önce kalbini, sonra da
Serra’yı kurtarması gerekecekti.
Güçlü ve başarılı Serra Sancaktar, etrafına ördüğü duvarların
arasında örnek bir hayat yaşarken kendini büyük bir skandalın
içinde bulmuştu. Üstelik onu, ailesi için bir tehdit olarak gören
Serra, hayatını kâbusa çevirmeye kararlı olan Barış Dağlı’nın
puslu gözlerine baktığı andan itibaren artık eski Serra değildi.
Her zorluğa direnen Serra'nın gücü bir tek aşka yetmediğinde,
kırılan kalbinin parçalarını toplaması hiç kolay olmamıştı.
Çünkü tüm bencilliği ve hainliğiyle, başka bir kadının yaktığı
bu adama aşıktı.
Soluksuz okuyacağınız bir macera ve her satırında size
kendini hissettirecek amansız bir aşk hikayesi…
Kitap başlarda biraz durgun ilerlese de öyle bir yerden sonra açıldı ki sayfaların rüzgârından neredeyse çarpılmanın eşiğine geldim. Öyle alışılmış bir aşk hikâyesi okuyacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz demektir. Sevgili Meral Kır sadece aşk değil, macera, gizem ve polisiyeyle harmanladığı bu kitap bence kesinlikle okunmaya değer. Yazarın hikayesi, kurgusu, anlatımı mükemmel fakat, zaman zaman yazım hataları rahatsız etmedi değil. Ama Aspendos yayınları için artık bu alışılagelmiş bir konu. Bu problemi bir türlü aşamadılar. Ve kesinlikle bu durum böyle güzel bir kitabı özensiz ve kalitesiz gösteriyor. Yayınevi bu duruma bir çare bulsa çok iyi olacak artık.

Serra’nın Fırat ile olan yakınlığı ailesi tarafından yadırgansa da kimseye kulak asmıyordur, çünkü başkalarının yönlendirmesi ile yaşayacak yaşı çoktan geçmiştir. Ama Fırat’la gazeteler de çıkan haberlerden sonra artık onun için hiç bir şey eskisi gibi değildir. Fırat ile ilişkisine genç sevgili yakıştırması yapılması üzerine Fırat’ın abisi Barış Dağlı kardeşinden büyük olan Serra ile ilişkilerine engel olmaya kararlıdır. Barış’ın Serra’ya aşağılayıcı yaklaşımlarından sonra artık her şey onun için inada binmiştir. Barış Dağlı’nın kendisini alt etmesine asla izin vermeyecektir.
Geçmişin gölgesinden kurtulamamış, aşka tövbe etmiş Barış’ın, Fırat’ı korumaktan başka bir amacı yoktur. Kardeşini yaşça büyük Serra’dan uzaklaştırmak için uğraşması Fırat’ın öfkesine hedef olmaktan başka bir işe yaramamıştır. Bunların yanı sıra takımında ki oyuncusunun esrarengiz ölümünden sonra Barış’ın değer verdiği insanlar artık ipin ucundadır.
Serra kendini aşka kapatmış bu adamın geçmişini sorgularken hiç ummadığı gerçeklerle karşılaşınca Barış ve Fırat’ın geçmişinin ağırlığı altında ezilmeye başlar. Çünkü Fırat ve Barış’ın ilişkileri ve geçmişleri hiç de hafife alınmayacak türdendir. Serra, Fırat ve Barış’ın yalanlar üzerine kurdukları dünya da tam her şeyi yoluna soktum derken aslında hiç bir şey umduğu gibi gitmeyecektir.
Kitabın sonlarına doğru sır perdeleri çözülürken yazarın oluşturduğu kurguya hayran kaldım. Hiç aklıma gelmeyecek sonuçlarla karşılaştım. Barış ve Fırat’ın geçmişi kesinlikle hafife alınmayacak türdendi. Serra ve Fırat’ın ilişkisine bende akıl sır erdiremezken gerçeği öğrendiğimde Serra’yı daha çok sevdim. Çünkü Fırat’ın yalnız dünyasında tek dostu olması kendini daha çok sevdirdi. Barış’a hayran kalmamak elde değil. Aynı şekilde yılmayan güçlü duran Serra kesinlikle takdire şayandı. Geçmişinin toprağına gömülü Barış’ı hayata döndürmeyi tam da Serra gibi bir kadın gerçekleştirebilirdi zaten.
Sanırım Sancaktarlar serisi Mehmet’in hikâyesi ile devam edecek. Despot, soğuk, kontrol delisi, iş kolik Mehmet’in konu alınacağı kitabı çok ama çok merak ediyorum. Sevgili Meral Kır’dan isteğim Mehmet’i öyle bir aşkın içine düşürsün ki yansın tutuşsun o buzdan duvarları erisin de artık tahammül edilebilir bir adam olsun.
Yorumun başında söylediğim gibi öyle alışılagelmiş bir aşk hikâyesi okuyacağınızı umuyorsanız kesinlikle yanılıyorsunuz. Birçok türle harmanlanmış Serra ve Barış’ın hikâyesi emin olun sizin de takdirinizi kazanacak. Ben çok sevdim beğendim ve mutlaka okuyun derim. Sevgiler.
Yorumlar