İncir Kuşları– Sinan Akyüz
- aynurunkitapligi
- 2 May 2016
- 2 dakikada okunur
Instagram : aynurunkitapligi
Kitabın Yazarı: Sinan Akyüz
Yayınevi: Alfa Yayınları
Kitap Türü: Dram, Tarih
Yayınlandığı Yıl: 2012
Sayfa Sayısı: 340
Arka Kapak
Aynı ırktan geliyorlardı. Aynı dili konuşuyorlardı. Bir tek dinleri farklıydı. Biri Müslüman Boşnak genci, diğeri ise Hristiyan Sırp'tı. İkisi de konservatuvardaki aynı Boşnak kızına aşık olmuşlardı. Ve bir gün bu iki genç, güzeller güzeli Suada’ya aşklarını ilan ettiler. Ancak gençlerden biri aşkına karşılık bulmuş, diğeri ise “Kalbimde iki kişiye yer yok” cevabını almıştı. Takvim yaprakları 6 Nisan 1992’yi gösterirken bir bomba düştü beyaz zambakların açtığı yüreklere… Suada patlak veren savaşın estirdiği rüzgarda adeta savrulan bir yaprak gibiydi. Savruldu, savruldu, savruldu… Sonra da kader onu bir zamanlar ‘hayır’ dediği genç adamın eline esir düşürdü. Genç adam, o gün ela gözlü çöl ahusuna bakmış “Kader bizi ne inanılmaz bir şekilde birleştirdi, görüyor musun Suada?” demişti. Modern zamanlarda Avrupa’da yaşanmış bir soykırımda, kadere inananların romanıdır İncir Kuşları… Bu kitap tamamen gerçeklere dayanmaktadır…
Sinan Akyüz'ün kitaplarını çok seviyorum. Bana göre çok iyi bir dram yazarı ama kitaplarının arasından en çok İncir Kuşları ruhumu yaraladı. İncir Kuşları, empati kuramadığım yegâne kitaplar arasında yer alacak.
Suada, konservatuvara okurken rüyalarında hep gördüğü gençle karşılaştığın da hayatının aşkının o olduğunu anlamıştır. Tarık ile birbirlerine delice aşıkken bir gün Suada'nın, aynı sınıfta olduğu Vukadin karşısına çıkar. Ona amansız bir aşkla bağlı olduğunu söyler ve ondan aşkını ister. Ama Suada'nın kalbi zaten Tarık'a aittir ve Suada kendisine amansız bir aşkla bağlı olan bu gayrimüslim genci geri çevirir. Vukadin reddedilmenin verdiği hırsla ve karşılıksız aşkının umutsuzluğu ile konservatuvarı bırakır.
" Bir gün seni elimden kimse kurtaramayacak "
Suada reddettiği bu gencin bir gün karşısına çıkacağından habersizdir. Çünkü kendisine aşk yüzünden acımasız bir düşman kazanmıştır.
Şehir Boşnakların Müslümanlara açacağı savaşla çalkalanır. Ve nitekim korktukları başlarına gelir. Artık savaş başlamıştır. Bu savaşta Sırplar, Müslümanlara hiç acımayacak ve aman vermeyecektir.
Suada'nın esir oluşu bir zamanlar aşkı yüzünden kendisine düşman olan gencin, kendine ve ailesine acımasızca yaptıkları daha doğrusu Sırpların Müslümanlara yaptıkları akıl alır gibi değildi. Vicdanım paramparça oldu. Savaşta şüphesiz en korkunç tahribatı alan hep kadın ve çocuklar olmuştur. Bu aslında tüm savaşlarda değişmeyen tek gerçektir. Kitap için söyleyeceğim tek şey, mutlaka okuyun, okutturun. Sevgiler.
Yorumlar