top of page

Piraye – Canan Tan

  • aynurunkitapligi
  • 7 Eki 2015
  • 3 dakikada okunur

Instagram: aynurunkitapligi

Kitabın Yazarı: Canan Tan

Yayınevi: Altın Kitaplar Yayınevi

Kitap Türü: Aşk, Dram

Yayınlandığı Yıl: 2009

Sayfa Sayısı: 400

Arka Kapak

Okudukça, dizelerin anısına dalıp kendimden geçtikçe, tehlikeli bir biçimde özdeşleşiyordum Piraye’yle. Tiyatro sahnemde, bundan sonraki rolüm belliydi artık. Nâzım Hikmetin Piraye’si rolünü oynamak... Peki, bana eşlik edecek oyuncu kim olacaktı? Bunu düşünmek bile anlamsızdı; karşımda Sazım vardı ya... Şiir Yüzlü Piraye... Kendi yazdığı senaryolarda yaşıyor. ... Kim olursa olsun; evleneceğim insan, benim varlığımı yok sayarak bir başkasıyla beraberlik yaşayacak ve ben buna seyirci kalacağım ha... Yazgıymış! İnanmıyorum yazgıya falan... Onu yaratan da, şekillendiren de bizleriz. Benim yazgım kendi çizeceğim yoldur! O yolda beraber yürümeyi kabullendiğim insanı da kimseyle paylaşamam ben... Yazgıya bile kafa tutacak kadar yürekli... Özgürlüğe âşık! Ancak, başkaları tarafından yerinden oynatılan kilometre taşlarının, gene başkalarınca gelişigüzel dizilmesiyle önüne serilen yolda yürümeye mecbur bırakılınca... İşler değişiyor. ... Hiç hayıflanma, o şiirsellikten uzak düştün diye. Gözlerini aç ve o günlerde göremediğin gerçeği gör artık... Nâzım da o sevda yüklü dizelerini eliyle bir kenara itip, daha sıcak bulduğu kollara koşmamış mıydı? Haşim’in yaptığı, onunkinden çok mu farklı? ... Kendince tanrılaştırdığın, tapınmaktan gurur duyduğun putların, gerçekte basit birer taş parçası olduğunu ne zaman kavrayacaksın? Ama gönlün gerilerde bir noktaya takılı kaldıysa eğer, sevinebileceğin bir gerçeklik duruyor orada. İşte şimdi, Nâzım kızıl saçlı Piraye’siyle tam olarak özdeşleştin. Kutlu olsun. Fırtına gibi bir yaşam öyküsünün başoyuncusu oluveriyor Piraye.

Canan Tan’ın her kitabını beğendiğimi söyleyemem, nedeni de kitaplarının sonunun havada kalıyor olması. Piraye de o kitaplardan biri. Kitaba lafım yok aslında konusu güzel ve okuyanı hemen içine alan bir kitap ama sonu havada kalmış bence. Belki de sonu her kitap gibi mutlu sonla bitmediği için olabilir. Ama yazarın hakkını yememek lazım çünkü Canan Tan, dram kitaplarını güzel kurguluyor.


Piraye’nin hayali en başından beri tiyatrocu olmaktır. Fakat diş hekimi olan babası muayenehanesinde beraber çalışacağı, emekliliği geldikten sonra güvenle muayenehanesini emanet edebileceği Piraye’nin de diş hekimi olmasını istemektedir. Piraye’yi buna mecbur bırakmıştır. Okulun ilk yılında Arif ile tanışan Piraye, onun da kendisi gibi şiire ve edebiyata düşkünlüğü ile birbirlerine şiirler yazıp vermeye başlarlar. Çok geçmeden Piraye, Arif’e karşı bir şey hissetmediğine karar verir ve yolları ayırılır.


Okulun 3. yılında, aynı bölümde 5. yılı olan Diyarbakırlı zengin aşiret ağası ve kendisinden yedi yaş büyük olan Haşim Artukoğlu ile tanışır. Piraye çok geçmeden ve nasıl olduğunu bilmeden kendini bir ilişki içerisinde bulur. İlişkilerinden ve birbirlerinden emin olduktan sonra işi resmiyete dökmek için Haşim’in ailesi Piraye’yi ister ve nişanlanırlar. Sonrasında Piraye, okulu bitirir Haşim de askerliğini yapar, evlenmek için önlerinde bir engel kalmaz ve iş kurma planları yaparlar. Haşim’in ailesinin Diyarbakır’da ona bir muayenehane alıp sürpriz yapması, Piraye için Diyarbakır’da yaşamak, ailesinden uzakta olmak pek hoşuna gitmese de Haşim’e olan sevgisi ve onun ikna çabaları sonucunda kabul eder.


Diyarbakır’daki düğünleri ile hayatlarını tamamen birleştirirler. Haşim, Piraye’nin başta çalışmasını istemese de, ailesi ile birlikte yaşadıkları konakta can sıkıntısı çektiği için artık onunla birlikte muayenehaneye gelmesine izin verir. Piraye’nin erkek hastaları muayene etmesi, Haşim’in kıskançlık krizlerine girmesine sebep olduğu gibi aralarında krize neden olur ama daha sonra eski mutlu hallerine geri dönerler.


Evliliklerinin birinci yıl dönümünde Piraye’nin Haşim’e verdiği bebek müjdesi, aile ve aşirette sevinçle karşılanır. Piraye ve Haşim’in aşkı doğan Dicle bebekle daha da perçinlenir. İlerleyen zamanlarda kayınvalidesinin ve aşiretin erkek torun beklentisi yüzünden ve Piraye’nin onlara erkek bebeği verememesiyle Haşim ve Piraye çıkmaza girerler.


Eğer sonu hep mutlu biten kitapları okumayı seviyorsanız Piraye’yi okumak sizi tatmin etmeyebilir. Çünkü alışılmış aşk kitaplarının aksine mutlu bir sonla karşılaşmıyorsunuz. Mutlu sonla bitmemesi beni pek mutlu etmese de Piraye’yi okumaktan zevk aldım. Dram seviyorsanız Piraye doğru tercih olabilir.


 
 
 

Yorumlar


Arşiv
Yorumlarım
Yorum ve Eleştirileriniz
  • Black Instagram Icon
  • Blogger - Black Circle
  • Black Google+ Icon
  • Twitter - Black Circle
Beni Takip Edin
Lütfen emeğe saygı duyalım...
bottom of page